Belediye Meclisinin 08.03.2000 tarih ve 2/11 nolu kararı ile Özdemir Sokak’ın ismi değiştirilerek Deeli Caddesi olmuştur.

Dergah Camii önünden başlayıp kuzeyde Bayazıtlı Mahallesi ile sınır oluşturarak Ahır Dağı’na doğru uzanır.

Caddeye isim olan Dereli, bölgenin adı olup eski bir köy ismidir.

Dereli Köyü yerleşim alanının içinde biri kuzeyden güneye, diğeri de kuzeydoğudan güneybatıya akan iki dere bulunmaktaydı. Bu dereler yağmur sularını taşımak için kendiliğinden oluşmuştur. Yağmur sularının dışında akarsuyu yoktur. Köy adını bu derelerden alır.

Şehir merkezine 2km uzaklıkta bulunan köy 1971 yılında büyük bir sel baskını yaşar. Bu baskın esnasında köyün birçok evi yıkılır. Beş kişi hayatını kaybeder. Birçok küçükbaş hayvan telef olur. Bu sel baskını neticesinde köyde hasar gören ve yıkılan evlerin sahipleri için köyün biraz uzağında şehre daha yakın bir alanda devlet tarafından evler inşa edilir. Böylece mağdur olan köylüler bu evlere yerleşirler. Bu yeni yerleşim yerine de Yeni Köy (Afet Evleri) ismi verilir. Yeni Köy zamanla şehre bağlanır ve Büğlek Mahallesi adını alır.

Dereli köyü, Ahır Dağı’nın eteğinde kurulmuştur. Evlerin bir kısmı vadi içerisinde bir kısmı da tepe üzerinde yer almaktadır. Köyün çevresi üzüm bağları ile çevrilidir. Bununla beraber meyvecilikte de oldukça ileridir. Badem, ceviz, elma, armut, kiraz, vişne, kayısı, erik, zeytin, alıç, dut, şeftali, somak ekşisi, ayva gibi çeşitli meyveler yetiştirildiği gibi, tarımın diğer kolları da gelişmiş durumdadır. Pamuk, buğday, biber, soya fasulyesi, soğan, mercimek ve diğer sebze çeşitleri bol miktarda üretilmektedir.

Tarım yeteri kadar gelişmiş olmasa da bağcılık gelişmiştir. Eskiden bağcılıkta geçim sağlanabiliyormuş. Çok verimli bağları varmış. Bu bağlara bir hastalık gelmiş, hastalık neticesinde köyde bulunan bağların tamamı kurumuş. Bunun dışında zeytin üretimi de yapılır. Zeytinden yağ elde edilir. Ayrıca sofralık olarak çizilmiş zeytinden de faydalanılır. Hayvancılık da köy için önemli geçim kaynağıdır. Ancak küçük baş hayvancılıktaki eski durum şu anda kalmamıştır. Eskiden köyde 30-35 bin civarında koyun beslenirken bu durum şu anda tamamen bitmiş durumda, az sayıda köylü bir miktar kıl keçisi besleyerek küçükbaş hayvancılığı sürdürmeye çalışmaktadır. Köyün şehre çok yakın olmasından dolayı ilkokulu bitiren gençlerin bir kısmı okul hayatını sürdürmekte bu sayede köyden bir çok memur, öğretmen, polis, imam, avukat, doktor, mühendis, teknik eleman ve benzeri sahalarda çalışan çok sayıda insan iş hayatına atılabilmektedir. Ayrıca okul hayatını devam ettirmeyen gençlerin geri kalanların büyük çoğunluğu şehirde bulunan sanayi sitelerinde ve çeşitli iş kolları olan fabrikalarda çalışarak hayatlarını sürdürmektedirler. Şu anda köy halkının büyük bir kısmının maddi gelir duumları normal ve üzeri denecek durumdadırlar.