12 Şubat Mahallesi Adını Nereden Almıştır?

Yayınlanma:
12 Şubat Mahallesi Adını Nereden Almıştır?
Editör

Kahramanmaraş’ın Onikişubat İlçesinde yer alan 12 Şubat Mahallesi hakkında merak edilenler

Belediye Meclisi’nin 08.03.2000 tarihli oturumunda alınan 1/11 sayılı kararla bazı mahalle sınırlarının değiştirilmesi ve yeni mahalleler oluşturulmasına karar verilmiştir. Bu kararla Binevler Mahallesi’nden bölünen bir kısıma da 12 Şubat Mahallesi ismi verilmiştir.

Mevcut haliyle kuzeyinde Ahır Dağı, doğusunda 5 Nisan Mahallesi, güneyinde Cumhuriyet Mahallesi, batısında Kazma bağları yer almaktadır.

Mahalleye isim olarak verilen 12 Şubat, şehrin düşman işgalinden kurtuluş günüdür. 22 günlük geceli gündüzlü bir mücadelenin ardından düşmanı 11 Şubat 1920 günü şehri terk etmeye mecbur bırakan Maraşlı o tarihten itibaren her yıl 12 Şubat gününü bayram olarak kutlamaktadır. Milli Mücadeledeki bu başarısından dolayı 5 Nisan 1925’de Kırmızı şeritli İstiklal Madalyası ile ödüllendirilen şehre 7 Şubat 1973’de de Kahramanlık unvanı verilmiştir.

Maraş’ı ve Maraşlıyı istiklal madalyalı kahraman yapan o süreçte yaşananları özetleyecek olursak gün gün şu notları düşebiliriz.

22 Şubat 1919 İngilizlerin Şehre girişi.

29 Ekim 1919 Fransız öncü birliklerinin şehre girişi.

31 Ekim 1919 Uzunoluk’da Fransız ve Ermeni askerlerinin Müslüman Türk kadınının peçesini açmaya çalışması, Çakmakçı Said ve arkadaşlarının olaya müdahale etmesi ile düşman askerleri tarafından yaralanmalar ve Sütçü İmam’ın müdahelesi.

1 Kasım 1919 Tiyeklioğlu Kadir’in işkence yapılarak öldürülmesi.

2 Kasım 1919 Şehrin ileri gelenlerince bir şikayet dilekçesi yazılarak işgal kuvvetleri komutanlığına gönderilmesi.

14 Kasım 1919 Fransızların Ermenileri silahlandırmaya başlaması.

26 Kasım 1919 Yüzbaşı Andre’nin şehre girişi.

27 Kasım 1919 Yüzbaşı Andre’nin şehrin ileri gelenlerini toplantıya çağırmas. Andre’nin emri ile kaledeki Türk bayrağının indirilmesi. Mehmet Ali Kısakürek’in “Alemi İslama Hitap” beyannamesini yazması.

28 Kasım 1919 Bir gün öncesinin akşamında kaleden indirilen Ayyıldızlı bayrağın şehir halkı tarafından gerçekleştirilen bir hücumla kaledeki direğe yeniden dikilişi.

29 Kasım 1919 Aşıklıoğlu Hüseyin ile Yüzbaşı Andre’nin karşılanması.

30 Kasım 1919 Yüzbaşı Andre’nin kimseye haber vermeden Antep’e kaçışı.

15 Aralık 1919 General Keret ve Miralay Sent Mari’nin bir kıta asker ile şehre girişi.

16 Aralık 1919 Kışlaya ve kiliselere Fransız bayrağının çekilmesi ve Ermeni evlerine asker yetiştirilmeye başlanılması.

17 Aralık 1919 Çukuroba Camiinin bombalanması, Evliya Efendi’nin 447 imzalı bir mazbata hazırlayarak Mutasarıflığa vermesi.

18 Aralık 1919 Şehre iki yeni Fransız bölüğünün gelmesi.

23 Aralık 1919 Maraş-Antep yol güzergahında Karayılan Çeteleri ile Fransızların çatışmaya girmesi.

24 Aralık 1919 Fransızlara yeni takviye kuvvetlerinin gelişi.

28 Aralık 1919 Mağralı Mahallesi’nden oduna giden Çömezoğlu Mehmet ile Haydar Ahmetoğlu Mehmet’in şehit edilmesi.

5 Ocak 1920 Bababurnu Olayının meydana gelişi.

7 Ocak 1920 Kılıç Ali’nin Pazarcık’tan tehdit telgrafı göndermesi.

9 Ocak 1920 Ceceli’de Muallim Hayrullah Efendi’nin yaralanması, Bayazıtoğlu Zafer ve Muharrem Beylerin düşmanı kuşatması.

10 Ocak 1920 Şehirden gelen bir heyetin çetelerle görüşerek muhasara altındaki düşmanı serbest bıraktırması.

13 Ocak 1920 Sarılar Köyü civarında Fransızların “Martı Kolu”nun perişan edilmesi.

14 Ocak 1920 Tibelet ve Martı Kolunun ağırlıklarını şehre getirmekte olan Fransız kuvvetlerinin imha edilmesi.

16 Ocak 1920 Heyet-i Temsiliye namına Mustafa Kemal Paşa ‘nın Müdafa-i Hukuk Cemiyetlerine Maraş ile ilgili telgraf göndermesi.

17 Ocak 1920 Antep-Maraş yolunun Fransızlara kapatılması.

19 Ocak 1920 Fransızların şehirde sıkıyönetim ilan ederek gece sokağa çıkmayı yasaklaması.

20 Ocak 1920 Şehrin batısında Nedirlili Cennet Ali ile Fransız devriyesinin çatışması.

21 Ocak 1920 Şehrin ileri gelenlerinden bazılarının General Keret’in emriyle tutuklanması. Arslan Bey’in bir tamimle harbin başladığını ilan etmesi ve şehrin dört bir tarafından silah seslerinin duyulması.

Savaşın bu ilk gününde şehrin dört bir yanından silahların patlamasıyla birlikte Fransızlar şehrin her tarafında piyade makinalı tüfek ateşi açtılar. Topları Ahır Dağı ile etrafta bulunan yolları bombardımana başladı. Ateş gece saat dokuza kadar sürdü. Sabaha yakın 1-2 saat sükunet buldu ise de ecirle beraber bombardıman yine başladı. Bu gün akşamdan sonra bir Fransız müfrezesi çarşıdan Kışlaya doğru giderken Restebaiye Camisindeki müfrezenin ateşi ile karşılaştı. Arada şiddetli bir müsademe oldu. Bir iki Cezayirli telef oldu. Arabalarını bırakarak kaçtılar.

Yine bu ilk gece evine gitmekte olan Ceza Reisi Cemil Bey sokakta şehit düştü. Cenazesi birkaç gün sokak ortasında kaldı. Hapishanede bulunan mahkumların hepsi salıverildi. Eline silahı alan mahkumlar çetelere katıldı.

22 Ocak 1920 Fransızlar şehri bombardımana vererek Pınarbaşı’ndaki Türk evlerini tamamen yaktılar. Türkoğlulu Mustafa Çavuş ve Nedirlili çeteler Mercimektepe’ye karşı hücuma geçerek burayı ele geçirdiler.

23 Ocak 1920 Cuma, Antep tarafından şehre girmekte olan bir düşman kolu Şeyh Adil Mevkiinde Alemli İdare Heyeti tarafından kurulan pusuya düşürüldü. Bunlardan 12 tanesi esir edildi, gerisi öldürüldü. Silah ve eşyalarına el konuldu. Esirlerden birisinin Maraşlı bir Ermeni olduğu anlaşıldı ve derhal idam edildi.

Ahaliyi savaştan vazgeçirmek maksadı ile karargahta tutuklu bulunanlardan mutasarrıf vekili Cevdet Bey salıverildi. Cevdet Bey elinde bir beyaz bayrak olduğu halde korku ve heyecan içinde beri geçeye geçmeye muvaffak oldu.

24 Ocak 1920 Cevdet Beyin arabuluculuk çabaları sonuç vermedi. Muharebe devam etti. Birçok yere yangınlar çıktı. Karakızoğlu Muhittin düşmanın irtibatını kesmek için kendi evini bir teneke gaz dökerek ateşe verdi.

25 Ocak 1920 Yüzbaşı Kamil şınaydır top ile Kışlayı ateş altına aldı. Dayızade Mehmet Efendi’nin de telkinleri ile çetelerin moral gücü arttı.

26 Ocak 1920 Evliya Efendi kuvvetleri taarruza geçerek Ermeni komitacılarının reisi Avedis Seferian ile çatışmaya girerek Şekerdere Kilisesini yaktı. Kılıç Ali, Atmalılı Yakup Hamdi kuvvetleri ile karargahlarını Haznedarlı’ya kurdu.

27 Ocak 1920 İslahiye’den gelen düşman kuvvetleri Karaçay’da durdurularak imha edildi. Çete reisi Benli Ali çatışmalarda şehit oldu. Divanlı’daki çatışmalarda da Eşbah Menmet şehit edildi. Kırk bakire kırk gün Kur’an okumak üzere bir araya toplanırken küçük çocuklar da “Allahümme ya vedud, gavurun elini bağla dilini tut” çekiyordu.

28 Ocak 1920 Evliya Efendi Kuvvetleri baskınlarına devam ederken Fransız askerleri de korumasız Türk evlerine girerek kadın ve çocuklara işkence edip katliamlar yapıyordu.

29 Ocak 1920 Kışladan şehre top, mitralyöz ve bomba ateşi açıldı. Yangınlar devam etti. Hatuniye Mahallesi Kuvayı Milliye komutanı Medineoğlu Abdullah şehit düştü. Kaç kaç başladı.

30 Ocak 1920 Evliya Efendi Kuvvetleri Tekke Kilisesine taarruza geçerek burayı ele geçirdiler. Göllülü Yusuf Çavuş burada şehit düştü. Mıllış Nuri ve Göynüklü Uzun Yusuf kuvvetleri Fransız kuvvetleri ile atizi mevkiinde çatışmaya girerek düşmanı imha etti. Uzun Yusuf şehit oldu.

31 Ocak 1920 Fransız askerleri ve yerli Ermeniler akla hayale gelmedik şekilde korumasız buldukları halka işkence ettiler. Çetelerin birçoğu siperleri bırakarak ailelerini Elbistan Malatya istikametine kaçırmaya başladı.

1 Şubat 1920 Fransızlar çarşıyı ateş verdiler. Dükkanların çoğu yandı. Çarşı içinde bulunan Belediye dairesi ile Mevlevi dergahı da bu arada yandı. Sokak muharebelerinden dereler ceset ile doldu. Kış şiddetini artırarak devam etti. Gözetleme kulesi olarak kullanılan minareler top ateşine tutuldu.

2 Şubat 1920 Yörük Selim Bey Göksun ve çevresinden topladığı süvari ve piyadelerle birlikte şehre girdi. Fransız kuvvetleri şehrin her tarafını bombardıman etti. Kiliselerdeki Ermeniler de Türklere mitralyöz ve bomba ateşi açtılar.

3 Şubat 1920 Kışladan top ve mitralyöz ateşi açıldı. Sokak muharebeleri ve yangın devam etti. Birkaç Cami ve kilise daha yandı.

Hırlak Avedis’in evine hücuma geçen çetelerden Mıllış Nuri karnından feci şekilde yaralandı ve daha sonra şehit oldu. Senem Ayşe şehit olan kocasının silahını alarak çetelere katıldı.

4 Şubat 1920 Fransızlar şehrin her tarafını bombardıman ettiler. Birçok ev ve bedesten yandı. Kuvayi Milliye kumandanlarından Maraş evkaf memuru Evliya Efendi Taşhan’da şehit oldu. En etkin güç olan Evliya Efendi kuvvetlerinin morali bozuldu ve dağılmaya başladı.

5 Şubat 1920 Fransızlar Kışladan şiddetli top ve mitralyöz ateşi açtı. Kiliselerden de bomba ve kurşun yağdırıldı.

6 Şubat 1920 İslahiye tarafından bir Fransız uçağı geldi. Şehrin üzerinde iki tur attı. Muhtelif yerlere bir şeyler attıktan sonra geri gitti. Attığı eşya arasında Şark Ordusu Erkanı Harbiyesinden Maraş Fransız Kumandanlı’ ğına hitaben yazılmış birkaç satırlık bir şifre ile yerden uçağa işaret vermek için yapılmış talimatname ve bu talimatnamenin tatbikatı için beyaz ve mavi renkli birkaç arşın bez vardı. Uçak akşamüstü tekrar geldi. Her taraftan atılan kurşunlarla karşılandı. Uçak bir iki tur yaptıktan sonra gitti.

Ahali ile Fransızlar arasında barış sağlanmasına dair Amerikalılardan bir mektup geldi.

7 Şubat 1920 İstikametinden düzenli bir şekilde top sesleri geldi. Bu sesler Fransızlara bir yardım kuvvetinin gelmekte olduğunu anlatıyordu. Bu kuvvet ikindi vakti Maraş ovasına vasıl oldu. Erkenez çayı kenarında şehre beş kilometrelik bir mesafede karargah kurdu.

Bu kuvvet Miralay Norman’ın kumandasında 300 piyade ile bir dağ bataryasından ibaret idi. Norman Erkenez kenarına iner inmez getirmiş olduğu dört dağ topundan ikisini Haznedarlı cihetine diğer ikisini de Mercimektepe cihetinde tevcih ederek her iki geçeyi bombardımana başladı. Norman’ın topları durmaksızın ateş püskürüyordu. Kışladaki toplar da bunlara ilaveten şehrin her tarafına ateş saçıyordu. Bu bombardıman esnasında Askerlik Şubesi ile Muhasebe-i Hususiye Dairesi kısmen harap oldu.

8 Şubat 1920 Norman’ın askerleri şiddetli bir topçu ateşinden sonra Mercimektepe’yi tuttular. Buradan şehrin batı tarafındaki Karamanlı ve Mağralı mahallerinin arkasından sarkmaya başladılar.

Norman Mercimektepe’yi işgal ettikten sonra top ve mitralyozlarını buraya yerleştirildi. Şehri bombardımana verdi. Norman kuvvetinin gelmesi ve Mercimektepe’yi tutması bazı zayıf kalpli kimselerin manevi kuvvetlerini kırdı.

9 Şubat 1920 Fransız topları bu gün de şehri bombardımana devam etti. Bombardımana en ziyade Bayezidli ve Mağralı mahalleleri maruz kalıyordu. Cephelerde ki milli kuvvetler yine müdafaaya devam ve sebat ediyorlardı.

10 Şubat 1920 Salı, Fransız kuvvetleri şehri, hükümet konağile milli binaları aralıksız olarak sürekli şekilde bombarduman ettiler. Yeniden bir çok yangınlar çıktı. Pek çok evler kül haline geldi. Mercimektepesindeki toplar Bayezidli mahallesini akşama kadar fasılasız olarak bombardıman etti.

Doktor Mustafa Efendi şehrin düçar olduğu acınacak hallerden müteessir olarak bazı kimselerle müşavere neticesinde işin sulhen bitirilmesi çaresini düşünmek amacı ile kendisini işgal kuvvetleri kumandanı ile görüştürmek üzere Amerikalılara mektup yazmış ve bunlardan muvafık cevap almış olduğunu beyan ederek Alman hastanesine gitmeye karar verdi.

Doktorun bu hareketi her ne kadar şahsına ait ise de Fransızların bunu resmi bir müracaat suretinde telakki edecekleri düşünülerek Heyet-i Merkeziyece Fransızlarla temasına izin verilmedi. Bununla beraber Doktor akşamdan sonra yanında fener taşıyan bir arkadaşı olduğu halde kendi kendine Alman hastanesine gitti. Doktorun Fransızlar tarafına hareket ettiği Heyet-i Merkeziyece dudyulması üzerine engellemesi, ısrar eylediği takdirde vurulması yolunda Restebaiye Heyetine emir verildi.

Doktor Mustafa Hastane yakınında şehit edilir. Şehadeti her ne suretle olursa olsun Doktorun kendi başına giriştiği bu teşebbüsün sonucu olarak ortaya çıkmıştı.

Bu günlerde Maraş’ta benzeri görülmemiş derecede kar yağmış ve ardından gayet sert poyraz esmiş olduğundan çok kuru bir soğuk vardı. Fransızlar yiyecek ve yakacak cihati ile büyük bir sıkıntı içinde idiler.

Gece yarısından sonra Kışlada bir patlamadan sonra yaygın başladı. Fransızların toplarıyla birlikte bağlar içinden çekilerek Mercimektepe üzerinden ovayainmiş oldukları ve götüremeyecekleri eşya ve mühimmatlarını da Kışla ile birlikte ateşe vermiş oldukları anlaşıldı.

11 Şubat 1920 Çarşamba, Fransızların Maraş’tan çekilmekte ve kaçmakta oldukları daha geceleyin şehrin her bucağına yayıldı ve duyuldu. Çetelerden bir kısmı kaçan düşmanın peşine düştü. Sabah olunca herkes seviniyor, herkesin yüzü gülüyordu. Halk birbirini tebrik ediyordu. Allah’ın Lütuf ve yardımı ile nail oldukları bu muvaffakiyetten dolayı Allah’a şükürler ediliyordu.

Memleketin her tarafında büyük tezahürat yapılıyordu. Fransızların Maraş’a geldiklerinin ertesi günü bir Ermeni askerini vurarak Bertiz’e kaçmış olan Sütçü İmam Ermenilerin en büyük zenginleri olan eski Meclis-i Mebusan üyesi Hırlakyan Agop Ağanın başını bir mızrağın ucunda gezdiriyordu.

Bu gün yine bir uçak gelerek Maraş afakında biraz dolaştıktan sonra geri gitti. Fransızların çekip gitmiş olmalarına rağmen Abarabaşı Kilisesi’ndeki bir kısım Ermeniler yine ahalinin üzerine ateş vermeye devam ediyorlardı. Amerikalılar beyaz bayrakla Heyet-i Merkeziyeye giderek Ermeniler hakkında af talebinde bulundular. Amerikalıların tavassutundan sonra kiliselerdeki Ermeniler silahlarını teslim ederek Milli Türk hükümetinin şefkat ve merhametine sığındılar.

Fransızların çekilmelerinden ve Ermenilerin de Milli Hükümete teslim olmalarından sonra memlekette sükunet çarçabuk yerine geldi. Memurlar işlerinin başlarına geçtiler, alışveriş ve normal hayat yine başladı, bir yandan yurtsuz kalanlar yerleştirildi. Düşkünlere yardımlar yapıldı.

İlgili Haberler
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.