Mehmet Ali Kavgacı

Mehmet Ali Kavgacı

MESELE PARTİ DEĞİL ANLAMADIN MI?

Seçimden önce ilginç bir ittifak oluştu. Ülkemizde farklı görüş ve siyasi eğilimlere sahip herkes bir fikir ve eylemde birleşti. Nedir o: Devlet Bahçeli’yi eleştirmek.  Herkes ağız birliği etmişçesine Devlet Bahçeli’yi eleştirdi. Bay hayır diye lakaplar mı takılmadı, esprilere mi konu olmadı…. Hâlbuki Devlet Bahçeli kendi politikalarını uygulayan başarılı bir liderdir. Siz bu fikre katılsanız da katılmasanız da böyledir.

MHP Genel Başkanlığı vazifesi kendisine verildiğinden beri görevini bihakkın yerine getirmiştir. Kibar, mütevazı, disiplinli tam bir vazife adamıdır. Politikadan anlamıyor gibi görünse de ürettiği stratejilerini hissettirmeden uygulayan farklı bir tarz ve zekâ sahibidir. Kimseler anlamasa da o bildiğinden şaşmayan bir görev aşığıdır.

Kendisi için; şahsi menfaati ya da partisinin menfaatleri değil ülkesinin ve milletinin menfaatleri ön plandadır. Bu çerçevede üzerine düşen vazifeleri yerine getirmiştir, hem de bütün eleştirileri ve zorlukları göğüslemekten kaçınmayarak. Bu konuda oldukça mahir ve kabiliyetlidir.

Bu çerçevede devlet ve millet menfaati için birçok görev ifa etmiştir. Bunları teker teker ifade etmek oldukça uzun sürer. Fakat yakın zamandan iki örnek verirsem ne demek istediğimi anlarsınız. Ekmeleddin İhsanoğlunu aday gösterdiği cumhurbaşkanlığı seçimini ve birkaç gün önce yaşadığımız genel seçim sürecini düşünün…

Anlamakta zorlansam da, seçimden önce oluşan ittifak, seçimden sonra da sürüyor. Hep bir ağızdan Devlet beyi eleştiriye devam ediyorlar. Şimdi de tutturmuşlar koro halinde, istifa etsin diyorlar. Hadi ülkücü ve MHP’li kardeşlerimi anlıyorum. Bizi iktidar yapmadı diye kızıyorlar. Ak Partililere ne oluyor… Teşekkür etmeleri gerekirken onlarda bu koroda yer alıyorlar. Sanırım seçim sonuçları onları da şaşırttı, bu şaşkınlıkla ne yaptıklarını bilmiyorlar.

Seçim sonuçları belli olduğunda, nedense Kurtlar Vadisi dizisinin 6. Bölümünden bir sahne takılıverdi aklıma. Anlatınca hatırlayanlarınız olacaktır. Aslan beyin yetiştirdiği Ali sözde ölmüş, yerini Polat almıştır. Aslan bey Polat’ı, Duran emminin yeğeni gibi göstererek onun yanına yerleştirmiştir. Aslan beyin kurgusu gereği Duran emmi ölecek yerine Polat’ın geçecektir. Bir akşam Seyfo dayı emmiyi evine bırakır. Emmi eve girdiğinde (kendisini öldürmek üzere)salonda bekleyen Aslan beyle karşılaşır. Aralarında geçen konuşmada Aslan Bey der ki: “Bu vatana büyük hizmetlerin dokunmuştur inkâr edemeyiz. Onurlu yaşadın, devletini bildin. Buna göre de sana biçilen raconu layıkıyla ifa ettin. Hizmetlerinin karşılığını başka türlü ödemek istesekte, kaderin bize dayattığı bir vazife sana da düşen son bir vazife var.” Buna karşılık Duran emmi: “Biz ömrümüz vefa ettiğince doğru bildiğimizi yaptık. Devletimiz doğrudan yanaysa devletimizden yana olduk, devleti doğru yanda görmediğimiz zamanda milletimizin yanımda olduk. Bizim için devlet millete hizmet için var. Eğer bize bir hizmet düşecekse, bilirsin ki hiçbir zaman yok demedik. Şimdi de demeyiz son hizmet son nefesimiz olsa bile.” der.

1 Kasım gecesi “Bahçeli istifa etti” dedikoduları yayılsa da MHP genel merkezinden yapılan yazılı açıklamada: “Milliyetçi Hareket Partisi, ilkelerinden ödün vermeden, inandığı  doğrulardan sapmadan yolunda kararlı ve emin adımlarla yürüyecektir. İçimizden  veya dışımızdan hiç kimse boş yere hesap yapmamalı, boş yere Milliyetçi  Hareket'in istikrarsızlık sarmalına düşeceğini zannetmemelidir. ” dendi. Kısacası istifa çığırtkanlığı yapan koroya “Alayımız görevimizin başındayız” dendi.

 Beğenseniz de beğenmeseniz de Bahçeli başarılı bir görev adamıdır. Ve Devlet Bahçeli son nefesine kadar görevinin başındadır. Mesele sadece parti değil arkadaş, sen hala anlamadın mı?

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.