Tıp ve kozmetik sektöründe kullanılmak üzere ilçesinde aromatik bitki üretim tesisi kuran Afşin Belediye Başkanı Mehmet Fatih Güven, katma değeri yüksek lavanta üretimi ile yerel kalkınmada yeni bir çağ başlatıyor.

Dünyada mücadele edilen Koronavirüs salgını, (COVİD-19) küresel bir hal alırken, ekonomi, hizmet gibi yaşamı idame ettirmenin temel ilkeleri de durma noktasına geldi. Yaşanılan bu zorlu süreçte, tek ilkesinin halkının refah seviyesini ve ekonomik yapısını yükseltmek olduğunu söyleyen Afşin Belediye Başkanı Güven, alışılagelmiş yatırımlara, lavanta üretim tesisi ile yeni bir çığır atlattı.

LANSMANA HAZIRLIK

Katma değeri oldukça yüksek olan lavanta üretimini, yerel kalkınmanın lokomotifi haline getirmeyi hedefleyen Başkan Güven, bu yolda ürettiği kendi markası ile lansmana hazırlanıyor. İlçesinin, rakım ve havzasının uygun olma avantajından faydalanarak 15 kökten 15 bin kök lavanta üreten Başkan Güven, yine Afşin’i tarıma dayalı üretim merkezi haline getirecek.

Pandemi süreci öncesi ve sonrası için Afşin Belediyesi olarak izledikleri ve izleyecekleri yol, yatırım planları ile ilçenin sosyo-ekonomik durumu hakkında gazetemizin sorularını yanıtlayan Başkan Güven, ilçe hakkında önemli bilgiler verdi.

İşte röportajımızın ayrıntıları:

Karantina süreci Afşin’de nasıl geçti?

İlçemizde cumhurbaşkanımızın önerdiği tüm tedbirlere uyuldu. Afşin Belediyesi olarak ta biraz şanslıydık. Covıd-19 öncesinde dezenfeksiyon işlemleri çalışmalarımıza başlamıştık. Covıd-19’un yaygınlaşmaya başlamasıyla da dezenfeksiyon çalışmalarını geliştirerek, tüm kamu kurumları ve okullarda uygulamaya koyduk. Tedbirler kapsamında epey yol almıştık. Daha sonrada cumhurbaşkanımız tarafından alınan tedbirleri sosyal ortamlarda düzenli olarak uyguladık. Çalışmalarımız günümüzde de devam ediyor.

MASKE ÜRETİM TESİSİ KURULDU

Salgının ilk haftası aldığımız tedbirler kapsamında maske üretim tesisi kurduk. Tüm Türkiye’de maskeye ulaşım konusunda sıkıntı yaşanırken, biz kendi ürettiğimiz maskeleri vatandaşlarımıza ücretsiz dağıttık. İlçemizin yanı sıra ürettiğimiz maskeleri diğer illerde ki hemşeri derneklerine kadar ulaştırdık. Polis denetim noktalarında ücretsiz maske dağıtımı yaptık. Afşin’de maske konusunda hiçbir sıkıntı yaşanmadı. Sonuç itibariyle ilçemizde dışarıdan bir vaka geldi ve hemen akabinde yapılan düğünle vaka sayısında patlama yaşandı. Vaka sayıları da yine alınan karantina önlemleri ile en aza indirgendi. Yeni döneme girilmesi ile birlikte başlayan hareketlik sonucu Kahramanmaraş’ta vaka sayılarında artış yaşandı. Bu süreçte Afşin’de ki covıd-19’a yakalanan hastalar arasında herhangi bir can kaybımız olmadı.

Covıd-19’un kent ve ilçe ekonomisine yansımasını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Covıd-19 ile birlikte ticari faaliyetlerimiz kısıtlandı. Küçük esnaf grubuna olumsuz etkiler büyük oranda yansıdı. Burada yine cumhurbaşkanımızın talimatı ile, sosyal yardımlar devreye girdi. Hem devletimizin hem de ilçe belediyelerimizin yardımları ile sürecin etkisi en aza indirgendi. Sektör bazlı düşündüğümüz zaman, yine süreçten en çok etkilenen inşaat sektörü oldu. Tedbirlerin azalması ve hükümet destek paketi ile de sektörde büyük oranda hareketlenme başladı.

EN FAZLA RUHSAT AFŞİN’DEN

Şu an Kahramanmaraş’ta merkez dâhil en fazla ruhsat veren ilçeyiz. İlçede müthiş bir inşaat patlaması var. Üretimin yanı sıra satış oranları da iyi durumda. Hatta sonuçlar bizi sevindirdiği kadarda şaşırttı. İlçemiz her gün daha da gelişiyor.

YATIRIMLAR DEVAM ETTİ

Pandemi sürecinde yatırımlarınızda ve hizmetlerinizde aksama oldu mu?

Yatırımlarımızda aksama değil de gecikmeler oldu. Süreç içerisinde sadece temizlik alanında çalışmalar yürüttük. Dolayısı ile de yatırım ve ihale işlerimize ara verdik. Şu an yeni normalleşme ile ara verdiğimiz işlerimize tekrar başladık. Üst yapı yatırımlarımız, park bahçe ve yeşil alanlarda ki çalışmalarımız, endüstriyel tesislerde ki çalışmalarımız devam ediyor. Yeni projelerimiz hayata geçiyor. Süreçte belediyeler ekonomik olarak zorlandı. Vergilerin ertelenmesi sebebi ile İlbank gelirleri oldukça azaldı. Diğer belediyeler gibi ekonomik olarak çok fazla sıkıntı yaşamadık. Vergilerimizi 8 ay öncesinden almıştık. Pandeminin bu şekilde olacağını tahmin edemedik ama gelir düşüşlerinin olacağını küresel ticarette ki daralmaların bize de yansıyacağını düşündüğüm için tedbirli davrandık. Yatırımlarımızı da durdurmadık çalışanlarımızın maaş ödemelerinde sıkıntı yaşamadık.

TARIMA DAYALI ÜRETİM MERKEZİ

Üretime katkı sağlayacak projeleriniz neler?

Cumhurbaşkanımızın 2019 seçimi öncesinde, bizlere verdiği görevler var. Bu da ‘Belediyeler sadece belediye hizmetleri ile sınırlı kalmayacak, bulundukları bölgenin yerel kalkınmasını da sağlayacaklar’ vizyonuydu. Biz de bunu emir kabul ettik ve yeni projelerle birlikte önceden başlayan çalışmalarımızı hızlandırdık. Geldiğimiz noktada ise aromatik bitkiler üretimini, endüstriyel üretime taşıyarak kozmetik ürünler üreten bir belediye olduk. Bizim sektörde olmamız vatandaşı da sektöre çekti. Katma değeri yüksek olan aromatik bitki üretimini, ilçe ekonomisinin lokomotifi yapmayı hedefliyoruz. Belediye de kurulan ekiple birlikte sadece lavantadan 11 çeşit ürün tasarlandık. Kendi markamızı yarattık. İlk test ürünlerini geçtiğimiz hafta tamamladık. Lansman için hazırlıklarımızı yapıyoruz. Bizim sektöre olan ilgimiz çiftçilerimizi harekete geçirdi ve ilçede lavanta üreticiliği başladı. Bizde diğer bir taraftan aromatik bitkiler alanında gübre üretimine başladık. Oldukça çeşitli olan sahada ‘Maraş Lalesi’ dediğimiz yarpuzdan tutun, ardıç yağı ve ada çayına kadar geniş bir yelpazemiz var. Yerel kalkınmanın lokomotifi yapmayı hedeflediğimiz aromatik bitki üretim sektöründe, ilçe olarak ekonomik kaynaklarımızın ve sahip olduğumuz tarım arazilerinin çok büyük etkisi var.

KAHRAMANMARAŞ’IN LOKOMOTİFİ OLACAK

Sanayi kuruluşumuzun yok denecek kadar az olması nedeniyle, ilçemize üretim kuruluşu diyemeyiz. Ancak tarıma dayalı üretim merkezi diyebiliriz. Tarıma dayalı endüstriyel üretimimiz de hızla gelişecek. Tarıma dayalı endüstri anlamında ilçemizde ufak bir fabrikamız var ancak katma değeri yüksek olan bir alanda ilk defa üretim tesisi kurduk. Üretim tesisimiz ilçenin yanı sıra bölge ilçelerinde hizmetinde. Önümüzde ki günlerde Afşin’in aromatik bitkiler konusunda merkez olmasını hayal ediyoruz. Afşin’in merkez olmasının beraberinde Kahramanmaraş’ta da yine lokomotif bir sektör haline gelecek.

Lavanta üretimini kaç hektarlık alanda yapıyorsunuz?

Bizim 15 bin köklük, fotoğraf çekilebilecek bir bahçemiz var. 380 dekarlıkta tarlamız var. Fidelerimiz orada şu anda 7 aylık önümüzde ki yılda görsellik oluşmaya başlayacak. Alanlarımıza lavanta sayısı olarak ta bakarsak, 650-700 dekarlık alana yetecek lavantamız var. Sayımız kasım ayında daha da artacaktır. Tekrar ihtiyaçlarımız için fide üretimine başladık. Lavanda sadece turizm açısından değil, farklı alanlardaki kullanımıyla oldukça işlevsel bir bitki. İlçemizde 4 çeşit lavanta yetiştiriyoruz.

YÜKSEK SATIŞ FİYATIYLA İLAÇ SANAYİNDE

Bunlardan bir çeşidi özellikle ilaç sanayi için çok önemli ve satış fiyatı da yüksek. Birçok kurum ve kuruluş ayrıntısını bilmiyor. Bizde sektöre 2014 yılında lavantanın tüm işlevselliklerini bilmeden başladık. 6 yılda oldukça iyi bir tecrübe edindik. İlçede daha çok gelir getirecek lavanta üretmeye çalışıyoruz.

İlçenin turizminde hareketlenme var mı?

Turizmle ilgili herhangi bir artış yok. Bununla ilgili çalışmalarımız var. Bunun akabinde çevre illerden ufak tefek ziyaretçilerimiz oldu. Önümüzde ki günlerde ise, turizmin daha da hareketlenmesini bekliyoruz. Yine lavanta üretim tesisi ile de hareketlenme daha fazla olacaktır.

ŞAİRLER KENTİ KAHRAMANMARAŞ’IN ÇEKİRDEĞİ AFŞİN

Kentin kültürüne ve şehir yaşantısına katkı sağlayacağına inandığınız projeleriniz ve hedefleriniz neler?

Afşin’de göreve başladığımda kültürel anlamda hiçbir proje yoktu. Görevim itibariyle birçok projeyi hayata geçirdik. Şuan bilgi evi, kültür merkezi, hanımlar merkezi, emekliler aktif yaşam merkezi, Afşin’in 750 yıllık konağı restore edildi ve tüm bu merkezler şu an vatandaşımızın hizmetinde. Burada sosyo-ekonomik gelişmeyi sağlamak adına yine lavanta üretimi, ilçenin kültürel gelişimine katkı sağlayacaktır. Özellikle, ilçemiz dışındaki hem yerel hem ulusal dünyadan gelen kültürü vatandaşlarımıza entegre etmek için lavantayı üreticiliğini yoğun olarak kullanmayı düşünüyoruz. Şairler kenti olan Kahramanmaraş’ın çekirdeği Afşin’dir. Bölgemizde ozan ve şair kültürü çok fazla. Bu konuyla ilgili 2 tane müze hazırlıyoruz. Aşık Mahzuni Şerif Müzik Aletleri Müzesi, ile dünyada 200 farklı ülkede bulunan tüm müzik aletleri sergilenecek. Hayati Vasfi Taşyürek Radyo Müzesi, ile de ozan ve şairlerimizin anılarını yaşatacağız. Afşin’de yetişen şairler ve ozanlarımızın yazdıklarını kitaplaştıracağız. Tüm bunları gelecek kuşaklara aktarmalıyız. Özellikle şuan yaşayan ozanların arkeolojini oluşturmayı da hedefliyoruz.

‘TORUNLARIMIZIN, ÇOCUKLARINA EKMEK KAPISI’

Eminim her projeniz ve hizmetiniz sizin için çok önemlidir. Başına yıldız koyduğunuz bir projeniz var mı?

5 yıldan bu yana birçok projeyi hayata geçirdik. Halka sorarsak, belediyemiz bizi tozdan topraktan kurtardı. Pazarcı esnafına sorarsak, Türkiye’de örnek olacak semt pazarı inşa edildi. Hayvancılıkla uğraşan vatandaşlara sorarsak, bölgesel hayvan pazarı yapıldı. Çocuklara sorarsak, oyun parkımız yoktu bir sürü park yapıldı. Engellilere sorarsak, engelsiz parkları yapıldı. Emniyete sorulursa, çocukların uygulamalı eğitim alabilmesi için trafik eğitim parkuru yapıldı. Öğrencilere sorarsak, kültür ve bilgi evi yapıldı. Fakat en fazla yol aldığımız projemiz aromatik bitki üretimi oldu. Aromatik bitki üretimi sadece belediyemizi değil, çocuklarımızı ve torunlarımızı ilgilendiren bir proje. Bu üretime eğer Kahramanmaraş’ı da dahil edebilirsek ne mutlu bize. Bu sektör torunlarımızın çocuklarının ekmek kazanabileceği, yüksek katma değer elde edebileceği bir sektördür.

TÜM KAZANÇLAR KOZMETİĞE

Bu sektöre internetten satın aldığımız 2 tohumla başladık. Daha sonra lavanta bahçesine ardından da lavanta tarlasına dönüştü. Şimdi ise, üretim tesisimizi kurduk. Bununla birlikte lavantayı kozmetik üretiminde kullandık. Bir ay içerisinde de dijital ortamda ürünlerimizin satışı gerçekleşecek. Lavanta sektörü üzerinde durmamın sebebi; tüm insanlar kazançlarını kozmetiğe harcıyor. Günümüzde gıdadan sonra en önemli ihtiyaç kozmetik sektörü oldu. Lavanta sektöründe uluslararası bir firma ile de görüşmelerimiz oldu ve ürünümüzde, önümüzdeki dönemde anlaşmalı alım garantisi başlayacak.

‘PAHALI OLANI ÜRETİR, UCUZ OLANI SATIN ALIRIZ’

Öz geliri Türkiye standartlarının üzerinde olan Afşin Belediyesi’nin ekonomik yapısından da bahseder misiniz?

Belediyenin elde ettiği her 100 liralık gelirin 30 lirası kendi öz geliri 70 lirası ise ilbanktan gelen pay. 2014 yılında Türkiye ortalamasında bu oran yüzde 38 seviyesindeydi. Şu an Afşin’in öz geliri ise yüzde 46. Hedefimizde yine yüzde 50’nin üzerine çıkmak. Bizim temel prensibimiz satın alamadığımızı üretiriz, ucuz olanı ise satın alırız. Bu kapsamda bölgenin ikinci büyük tesisi olan asfalt üretim tesisini kurduk. Geçen yıl ise, karayollarına 120 bin ton asfalt sattık. Güneş enerji santrali kurduk, 1 milyon 486 bin lira gelir elde ettik. Belediye hizmetleri için bunlar belki küçük paralardır ama bunların hepsini alt alta sıraladığımızda gelirimiz oldukça çok oluyor. Pandemi döneminde dahi 2 milyon bütçe fazlası verdik. Afşin Belediyesi olarak gider bütçemiz, 41 milyon gelir bütçemiz, 43 milyon. Belediye olarak borcumuz var ancak bunlar 6 yıllık dönemde olan borçlar değil, yatırım karşılı almadan devraldığımız borçlardır. Bunlardan hakkaniyete uygun olanları ödedik ancak borcun kaynağı konusunda tereddütlü olduğumuz yerlerde beklemedeyiz. Belediye olarak ayağımızı yorganımıza göre uzatmaya çalışıyoruz, o nedende ötürü de maddi anlamda çok sıkıntı yaşamıyoruz. Bunu yaparken de birçok şeyi kendimiz üretiyoruz. Seçim sonrasında da imar ve mali konular ağırlıklı olmak üzere geçirdiğimiz teftişte bakanlığımız bize teşekkür etti. Biz hiçbir şey yapmıyoruz. Allah bizi doğru yolda tutuyor, doğru kaynakları ve kişileri karşımıza çıkarıyor. Oku attıranda isabet ettirende Allah’tır.

YILDIZI PARLAYAN TÜRKİYE MAZLUMLARA UMUT KAYNAĞI

Son olarak söylemek istedikleriniz neler?

Pandemi sürecinde dünya ekonomisi olumsuz etkilendi. Durumdan Türkiye ekonomisi de etkilense de durumu en hafif atlatan yer ülkemiz oldu. Pandemi süreci bizim mazlumlara umut olma konusunda bir fırsattı. İnsanlar hastalıkla uğraşırken bizim haklı davamızın karşısında duramadılar. Bu memleketin yıldızı parlıyor. Bizim yıldızımızın parlaması bazı coğrafyalara umut demektir. Devletimiz ve milletimiz yeniden dünyaya nizam getiren bir millet olacaktır.