Kahramanmaraş’tan saraylara uzanan yolculuk: "Sim sırma"

Dulkadiroğlu Beyliğinden Osmanlıya kadar uzanan sim sırma işi, kadınların ellerinde desenden desene girerek hayat buluyor

Yayınlanma:
Güncelleme: 30 Nisan 2018 10:04
Kahramanmaraş’tan saraylara uzanan yolculuk: "Sim sırma"

Kahramanmaraş’ta üretilen el emeği göz nuru sim sırma ürünler Selçukludan günümüze kadar nakış nakış işleniyor. Maraş işi sim sırma, Selçukluya kadar uzanan ve Osmanlı döneminde saraylara giden Maraşlı gelinler tarafından Türkiye geneline yayılmış durumda. 
Farklı motiflerde işlenen sim sırma işi, özellikle yeni evlenecek kızların vazgeçilmez çeyiz ürünlerinin başında yer alıyor. 

sim-sirma2.jpg
76 yıldır Kahramanmaraş’ta eğitim hayatını sürdüren Sevim Şirikçi Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nde sim sırma işi, atölyedeki işlemeciler ve öğrenciler tarafından üretiliyor. 
Maraş işi sim sırma ürünlerini yurt içi ve yurt dışına gönderildiğini söyleyen Sevim Şirikçi Mesleki ve Teknik Anadolu Lise El Sanatları Teknolojisi Alan Şefi Ayşegül Kaya, “Okulumuz bünyesinde sim sırma işlemesi el sanatları teknolojisine ait atölyemizde devam etmektedir. Biz burada yut içi ve yurt dışı siparişler ile cumhurbaşkanlığı başbakanlık ve her türlü kuruluşların ürün talepleri doğrultusunda ürün tasarımı ve üretimi yapmaktayız. Geleneksel el sanatlarının başında bulunan sim sırma işimiz dival işi, mukavva işi ismiyle de söylenir. Kahramanmaraşımıza ait bir işlemedir. Fakat Türkiye genelinde birçok ilimizdeki mesleki eğitimlerde Maraş işi sim sırma öğretilmektedir. Kahramanmaraş’tan saraya giden gelinlerin çeyizlerinde çok beğenildiği için, saraylarda nakkaş hane işlemeleri oluşturuldu. Öncelikle bu işi erkek ustalar yapıyordu, bunlar deri üzerine işlemeler yapardı. Sultanların ve şehzadelerin üzerlerinde, savaş takımlarında ve günlük hayatta kullanılırdı. Zaman içerisinde yayıldığı için halk tarafından da tercih edilen bir işlem oldu” diye konuştu. 
sim-sirma1.jpg
Maraş işi ürünler genelde 3 ayda hazırlanıyor 
Öğrenciler tarafından tasarlanan Maraş işi sim sırmaların yaklaşık 3 ay gibi zamanta tasarlandığını söyleyen Ayşegül Kaya, “Tablo ürün yapmak istediğimizde alt yapısının oluşturulması gerekiyor. Çizim aşamamız var. Kendine özgü mühlike denilen kesim aletlerimiz var. Çizim aşamasından sonra yine atölyede hazırlanmış olan özel kartonlarımızla kesim aşamasını hazırlıyoruz. Daha sonra bunlar kumaşa aktarılıp alt kartonlar ile desteklenip ürünümüz işlemecilerimize teslim ediyoruz. İşlemecilerimiz yaklaşık ürünleri yaklaşık 3 ay gibi bir süre ile yapıyor. Tekrar atölyemize gelen ürünlerimiz, usta öğreticilerimiz tarafından süslemeleri ve son rötuşları yapılıyor” dedi.

sim-sirma3.jpg 
Maraş çarığına sim sırma işlemesi tasarımı ile TÜBİTAK projesi hazırlayan Öğretmen Olcay Erdoğan ise, “Bu TÜBİTAK için hazırladığımız sağlıklı ayaklar’ isimli projemiz. Gerçek deriye Maraş işi sim sırmayı birlikte kullanarak günlük hayatta yaşamımızın içinde yer almasını sağlamaktadır. Ayakkabı deri olduğu için ayaklarımızı mantardan koruyor, hem de el sanatlarımızdan olan Maraş işi günlük hayatımızda ayakkabı ile birlikte kullanmış olacağız. Yöremize ait olan çarığımıza biz sim sırma motifleri ile işleme yaptık. Tamamıyla öğrencilerimiz ile bizim tasarımımızdır” diye konuştu. 

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.