Şehrin doğusunda, Ceyhan Nehri’nin karşı yamacında yer alan bir köy iken şehre dahil edilerek mahalle statüsü almıştır.

Bölge şehir açısından oldukça stratejik bir konuma sahiptir. Bu konumu itibarıyla de tarih boyunca önemini korumuştur. Burası Etiler zamanında da orta büyüklükte bir şehirdir. Ceyhan Nehri ve üzerinde kurulu bulunan köprü bu önemi daha bir artırır. Tarihin her döneminde var olan köprü çeşitli milletler ve devletler tarafından tamir edilmiştir.

Köyün kuruluşu 1865-1866 Fırka-i Islahiye hareketi ile getirilen mecburi iskan neticesidir. Eloğulu (Türkoğlu)’nun Çakallı Köyü’nden gelen Hasan Ağa ailesi köyünden göç edip iklimi daha güzel olan bu bölgeye yerleşir. İlk yerleşilen yer Ceyhan nehrine tepeden bakan çamlık bir alandır. Çamçakallı adıyla anılır olur. Zamanla Yozgat’tan Elbistan’dan, Cerit’ten gelen Türkmenler de bölgede yerleşerek bir köy oluştururlar. Köyün ismi Hasan Ağa’ya izafeten Hasancıklı olarak kayıtlara geçer.

İlk yerleşim alanı tepe bir noktada olması nedeniyle 1975’lerde yaşanılan heyelan sonrası düzlüğe, Ceyhan Nehri kenarına inmeye mecbur kalırlar. Eski yerleşim yerinde 1-2 hane kalır. Diğerleri olduğu gibi düze iner. Tarihi Ceyhan Taş Köprüsü’ne 1 km mesafede bulunan Hasancıklı şehir merkezine de 10 km mesafede olup Kılavuzlu Barajı’nın güneybatısında yer alır.