Belediye Meclisinin 08.03.2000 tarihli oturumunda alınan 1/11 sayılı kararla bazı mahalle sınırlarının değiştirilmesi ve yeni mahalleler oluşturulmasına karar verilmiştir. Bu kararla Dulkadiroğlu Mahallesi ile Namık Kemal Mahallesi’nden bölünen kısıma Bağlarbaşı Mahallesi ismi verildi. Mahallenin güney sınırının Yavuz Selim Caddesi, batı sınırının Tevfik Kadıoğlu Bulvarı, kuzey sınırının Akid Sokak’la başlayıp Alparslan Caddesi ile kanalın batı tarafına yeni açılacak yola bağlanması, doğu sınırının ise yeni açılacak 30 metrelik yol olarak kabul edilmesine karar verildi.

Mevcut haliyle doğusunda Yahya Kemal Mahallesi, kuzeyinde Dulkadiroğlu Mahallesi, güneyinde Namık Kemal Mahallesi, batısında ise Şeyh Şamil Mahallesi bulunmaktadır.

Akşemseddin Cami, Şerefiye Cami ve Merve Cami ile Zübeyde Hanım Anaokulu mahallenin sınırları içerisinde yer alır.

Mahalleye isim olan Bağlarbaşı şehrin kültüründe bağcılığın ne kadar önemli olduğunu göstermektedir. Mahalle şehrin doğusunda ve eski bağlık alanda yer almaktadır. Evliya Çelebi’nin Seyahatname’sinde belirttiğine göre şehre özgü 20 farklı üzüm çeşidi yetişmektedir.

Kahramanmaraş İli coğrafi konumdan Akdeniz iklimine sahip olması şehrimize büyük avantajlar sağlamıştır. İlimizde her evin bahçesinde mutlaka bir meyve ağacına rastlamak mümkündür. En sık olanlar ise hurma, dut, asma, urmu dutu, incir (yemiş), kayısı, nar ve ceviz ağacıdır. İl sınırları içerisinde bulunan verimli topraklarda daha birçok meyve ve sebze çeşitleri yetişmektedir. Bunlardan bazıları ise ülke içinde pek bilinmektedir. Kahramanmaraş meyve üreticiliği yönünden çok büyük bir potansiyele sahiptir. Bir yanda Akdeniz iklim kuşağının, bir yanda Orta Anadolu iklim kuşağının ekolojik imkanlarına sahip olduğundan çok çeşitli ve kaliteli meyve üretimi yapılabilmektedir. Bu üretimlerin en başında ise üzüm ve üzümden mamul şıra ürünleri gelir.

Anlatılan tarihi bir olay vardır Maraş’ta. Mısırlı İbrahim Paşa Maraş’ı işgal eder Bertiz köylerine gittiğinde ikram edilen Bertiz üzümünü çok beğenir, hayran kalır ve sorar:

-Bunun lezzeti nerden ileri gelir? Hikmet toprağında mı havasında mı? Diye.

Maraşlı hiç düşünmeden verir cevabı:

-Ne toprağında ne suyundadır, Bunun lezzeti havasındandır paşam der.

Paşa bu cevabın ardından:

-Eğer toprağında deseydiniz o toprağı ta Mısır’a kadar size taşıttırdım, der.

Maraş’ta üzümün birçok çeşidi vardır. Bunlardan en meşhur olanı Bertiz Kabarcığı ve Marhabaşı üzümüdür.

Üzümün maserelerde tepelenerek suyunun çıkarılması ve bu üzüm suyundan çok çeşitli şıra ürünü elde edilmesi de Maraş ekonomisine tarihte ve bugün kazanlarda kaynatılması ile pekmez elde edilir. Pekmezin faydaları sayılamayacak kadar çoktur.

Pekmez hızla kana karışabilecek nitelikte bir gıda maddesi olduğundan acil enerji ihtiyacı için gerekli bir gıda maddesidir. İki yemek kaşığı 20 gram pekmez insan vücudu için çok değerli olan 2 miligram demir, 80 miligram kalsiyum ve enerji içermektedir. Üzüm pekmezinin özellikleri açısından bala göre daha zengin olduğu tespit edilmiştir. Yapılan bir diğer araştırmaya göre 1 kilogram üzüm ve 200 gram pekmezin kalori açısından bin 150 gram süte, 300 gram ekmeğe, 390 gram ete eşdeğer olduğu belirtilmektedir.