Lan Bombayı Atan Sizsiniz!

Algı, böyle bir şey işte. Kendi kendinize bomba atar, sonra sizi maşa olarak kullanan muktedirlerin yayın organlarında bağıra bağıra kara propaganda yaparsınız. Yeri geldiğinde, hiç acımadan döşediğiniz mayınların patlattığı masum yavruların cesetleri üzerinden yandaş devşirirsiniz. Ne bir yetkiliniz, ne de yetkisiziniz çıkıp da bir çift laf edemez. Sadece susar ve masum ayağına yatarsınız.

Biz, bütün ırkçılığı ayağımızın altına almayı haykırırken, siz halkların kardeşliği safsatası üzerinden ırkçılığın en sinsi ve en vahşisini her an her saniye uygular, sonra çıkar saz çalan sevecen genç lider imajına bürünürsünüz. Yasin Börü ve onun gibi nicelerinin kanında ellerinizdeyken, utanmadan “Katil Devlet, katil Erdoğan” diye bağırmaktan haya etmezsiniz. Sonra ‘Lan bombayı atan sizsiniz!’ deyince zorunuza gider. Gitsin de zaten…

Geçen hafta bitmeyen sevdamız AB derken işte tam da bunu kastediyordum. Bu yüz yıllık tiyatronun artık bitmesi yakındır. Bir yanda ABD, bir yanda AB, bir yanda miadını çoktan doldurmuş BM ve NATO, taşeronluklarını yapan PKK, YPG, PYD ve sair alfabenin tüm harflerinden oluşan onlarca girişim, hepinizin sonu yaklaşmakta.

Yapılacak şeyler basit. Birincisi, rahmetli Erbakan Hoca’nın, bu günlerde yine sosyal medyada çokça gördüğümüz o meşhur Meclis konuşmasındaki sözlerini aşk ile tekrar etmek ve gereğini acilen yapmak; “Bana ne Amerika’dan!”

İkincisi, bitmeyen sevdamız AB’ye, biz bu sevdadan vazgeçtik, al mektuplarını ver mektuplarımı diyebilmek.

Üçüncüsü, uşakların hüküm sürdüğü Arap coğrafyasının mazlum milletlerinin, zalim diktatörlerinden bir an evvel kurtulmalarına ön ayak olmak.

Dördüncüsü, ırkçılığın tümünü reddederek, ümmeti diriltebilmek.

Bunları yapabileceğimiz günler yakın. Bunu yapabilecek tek güç yine bu millettir. Bakın Necip Fazıl ne diyor;

Allahın seçtiği kurtulmuş millet!

Güneşten başını göklere yükselt!

Avlanır, kim sana atarsa kement,

Ezel kuşatılmaz, çevrilmez ebet.

 

Allahın seçtiği kurtulmuş millet!

Güneşten başını göklere yükselt!

 

Yürü altın nesli, o tunç Oğuz’un!

Adet küçük, zaman çabuk, yol uzun.

Nur yolu izinden git, KILAVUZ’un!

Fethine çık, doğru, güzel, sonsuzun!

 

Yürü altın nesli, o tunç Oğuz’un!

Adet küçük, zaman çabuk, yol uzun.

 

Aynası ufkumun, ateşten bayrak!

Babamın külleri, sen, kara toprak!

Şahit ol, ey kılıç, kalem ve orak!

Doğsun BÜYÜK DOĞU, benden doğarak!

 

Aynası ufkumun, ateşten bayrak!

Babamın külleri, sen, kara toprak!

 

Selam ve dualarımız ay yıldızlı bayrağın gölgesinde şehadete koşan akıncılarımız için…

Allah’a emanet olunuz.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.