“Maraş’ta koordinasyon değil, kaos vardı” diyen Karatutlu, afet yönetiminde en temel unsurun göz ardı edildiğini belirterek, devlet kurumları arasındaki dağınıklığın süreci daha da zorlaştırdığını söyledi. “AFAD başka, belediye başka, bakanlıklar başka telden çaldı. Ortada bir uyum değil, tam anlamıyla bir karmaşa vardı” dedi.

“Pankartlarla değil, halkla konuşun”

Karatutlu, bazı bakanların Kahramanmaraş’a yaptığı ziyaretlerin göstermelik olduğunu savundu:

“Sayın Bakanlar, sadece birkaç saatlik ziyaretlerle şov yaparak bu işler çözülmez. Pankartlarla kurulan mizansenler yerine halkın gerçeklerini dinleyin.”

Muhalefet dışlanıyor, sorunlar büyüyor

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un ziyaretlerinde muhalefet milletvekillerinin sürece dahil edilmediğini vurgulayan Karatutlu, bu tutumun şehre zarar verdiğini belirtti:

“Valiliğe defalarca söyledim, ‘Bakan geldiğinde ben de katılayım’ dedim. Ama topu birbirlerine atıyorlar. Muhalefeti dışlayarak ne kazanılıyor?”

“Tabelayla göz boyuyorlar, adalet yok”

Şehir merkezinde bazı muhtarlara belediyeler eliyle pankart dağıtıldığını ileri süren Karatutlu, yapılan çalışmaların sadece tabelalarla gösterilmeye çalışıldığını belirtti.

“Bakan Trabzon Caddesi’nde yürüdü ama 50 metre öteye geçseydi, dengesiz yapılaşmayı kendi gözleriyle görecekti.”

“TOKİ’de halk kuraya giriyor, seçkinlere özel bina”

Karatutlu, TOKİ projelerinde uygulanan çifte standartlara da dikkat çekti:

“Bir otel ve bir dondurmacı için özel binalar yapılıyor, ama halk kurayla bekletiliyor. Bu adalet mi?”

“Kapalı Çarşı’da tuvalet bile yok”

Şehrin en önemli ticaret noktalarından biri olan Kapalı Çarşı’da esnafın temel hizmetlerden yoksun bırakıldığını ifade eden Karatutlu, güvenlik ve ışıklandırma yetersizliğine dikkat çekti:

“Esnaf tuvalet yok diye yakınıyor. Akşamları karanlık, güvenlik sıfır. Orası Maraş’ın kalbi!”

“Maraşlı susuz, komşular suyla dolu”

Karatutlu, Kahramanmaraş’ın su kaynaklarının Gaziantep ve Hatay gibi çevre illere gönderildiğini belirterek, şehrin susuzlukla baş başa bırakıldığını söyledi:

“Maraş’ın suyu Helete’den, Kartalkaya’dan, Kılavuzlu’dan alınıp başka illere taşınıyor. Biz kendi suyumuzu istiyoruz. Önce can, sonra canan!”