Anaokulları faydalı birey yetiştirmede başrol

Anaokullarının faydalı birer birey yetiştirmede başrol oynadıklarını belirten Asrın Anaokulu Kurucu Müdiresi Asuman Ekici, gazetemiz ile önemli bilgiler paylaştı.

Yayınlanma:
Güncelleme: 25 Haziran 2019 15:39
Anaokulları faydalı birey yetiştirmede başrol

Çocukların gelişiminde bedensel ve bilişsel aktivitelerin önemine değinen Asuman Ekici, çocuklara kültürün aktarılmasındaki en verimli zamanın yaz okulu zamanı olduğunu söyledi. Ekici; “Okul öncesi eğitimde biz anaokulları faydalı bir birey yetiştirmenin en temel kısmını oluşturuyoruz. Bununla ilgili yapılan etkinliklerde çocukların gelişimi bedensel aktiviteler ile destekleniyor. Hijyen ve güvenlik temel esas alınıp, değerler eğitimi ve çocuk gelişimine öncelik veriliyor. Yaz okullarında normal eğitimden biraz daha farklı aktivitelere değiniliyor. Sosyal etkinlikler, geziler, bahçe etkinlikleri, beden eğitimi gibi aktivitelere yer veriliyor. Çocuklara kültürümüzü öğretmenin en güzel zamanı yaz okullarıdır. Yaz okulunda direkt olarak keyif esas alınıyor. 3 aylık süreçte çocuklarda 9 ayda sağlanmayan kadar gelişim sağlanabiliyor. Haftanın belirli günlerinde yüzme gibi organizasyonlar ile çocukların bedensel gelişimlerine de katkı sağlamış oluyoruz. Yüzme organizasyonlarında faaliyet esnasında havuzda okul dışından yabancı insanların olmamasına özen gösteriyoruz. Yaz aylarında enfeksiyonların daha hızlı yayıldığını göz önünde bulundurarak sağlıklı bir şekilde organizasyonlarımızı yapmaya özen gösteriyoruz. Bu konuda kalitemize de katkıda bulunmuş oluyoruz. Gelir düzeyinden ziyade, etkili bir yaz okulu hedefledik. Aynı zamanda satranç eğitimlerimize devam ediyoruz. Konusuna vakıf bir eğitmenimiz ile çocuklarımızın bilişsel gelişimlerini de önemsediğimizi gözler önüne serdik. İngilizceyi de yaz uygulamamızda haftanın 2 buçuk gününe çıkardık. İngilizcede konuya yabancı bir millet olduğumuz için çocuklarımızda en azından kalıp cümleleri pekiştirme çalışmaları yapıyoruz. Bu konularda dönüşlerimizi gayet güzel bir şekilde alıyoruz. Her güne bir branş sığdırdık” ifadelerini kullandı.

AİLELERE ÖNEMLİ BİLGİLER AKTARDI

Asuman Ekici, yaptığı açıklamada ailelerin kurum seçiminde dikkat etmeleri gereken hususlara değindi. Ekici, açıklamasında; “Aileler çocuklarına yaz okulu seçerken çocuklarının keyifli vakit geçirebilecekleri yerleri tercih etmeliler. 3 aylık bu süreci hem tatil, hem de eğitim olarak değerlendirmeliler. Aileler etrafındaki arkadaşlarına da tavsiye edebileceği düzeydeki kurumları tercih etmeliler. Branş eğitimlerinin olduğu kurumları tercih etsinler. Çocuklar tek bir eğitime takılı kalmadığı sürece daha verimli olabilirler. Çocukların gelişiminde hafızadan silemedikleri anları 3-6 yaş gruplarında yaşıyorlar. Bu durumu göz önüne alarak aileler çocuklarını mutlaka eğlenirken öğrenebilecekleri kurumlara yönlendirsinler. Çocukların yeteneğini keşfetmesi, yaparak öğrenerek mutlu olmasını sağlaması için yaz okullarına ihtiyaçları vardır” sözlerini vurguladı.

KENDİMİZE YENİLİKLER KATTIK

2018-2019 eğitim yılı hakkıdna da değerlendirmelerde bulunan Ekici, her alanda kendilerini geliştirerek yenilenmelere gittiklerini söyledi. Ekici; “2018-2019 eğitim yılı Asrın Anaokulu olarak bizim başlangıç yılımız oldu. Genel itibari ile baktığımızda düşündüklerimizin çok daha üstünde bir yıl oldu. Kendimizi tanıdık, eksiklerimizi giderdik, ihtiyaçlara karşılık verdik. Asrın Anaokulunu yılların okuluymuş gibi ailelerimizden gördük. Çok daha yeni ve yolun başında olduğumuz için öğrenecek çok şeyimiz var. Ama geçirdiğimiz bir yılda çok büyük yenilikler kattık kendimize. Ekip arkadaşlarımızda yenilenmelere gittik. Başladığımız yer ile bugün arasında çok büyük farkları rahatlıkla görebiliyoruz” dedi.

ÇOCUKLAR BİRBİRİNİN AYNISI DEĞİLDİR

İlkokul başlama yaşındaki düzenleme hakkında da görüşlerini aktaran Ekici, açıklamalarını şöyle sürdürdü; “5-6 ve 7 yaş çocuklarımızın hepsini aynı düzeyde göremeyiz. Çocuklar birbirinin aynısı değildir. küçük yaşlardayken bile kendi aralarında çok büyük farklar gösterebilirler. Bu yaş gruplarındaki çocukları bir görüp okula gönderemeyiz. Bu zorunlu halden ziyade çocuğun kendi durumuna göre eğitim hayatına başlatmalıyız. Ailelerin çocuklarının birinci sınıfa hazır olup olmadığının analizini iyi yapmaları gerekiyor. Bu anlamda yine okul öncesi eğitim kurumları devreye giriyor. Çocuklarının ilköğretim hayatına iyi bir şekilde başlangıç yapmasını isteyen ailelerin çocuklarını mutlaka okul öncesi eğitim kuruma göndermeleri gerekiyor. Çocukların ilkokula başlamasında yaş sınırı koymak yerine gelişimleri göz önüne alınsa çok daha sağlıklı bir birinci sınıf elde edilir. Birinci sınıftaki çocukların hepsinin aynı düzeyde olması gerekiyor ki aynı kalitede eğitim alsınlar. Okul öncesi eğitim seviyesindeki bir çocuğun birinci sınıfa başlaması o çocuk açısından iyi bir durum değildir. 69 ay zorunluluğu yerine her çocuğun bireysel farklılıklarına göre başlama yaşı belirlenmesi gerekir”

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.