İsrail'in servet teklif ettiği ev!

Kudüs’teki ecdat mirası eserler ihya edilerek işgalci İsrail devletinin, buralara el koyması, yıkması ve amacı dışında kullanılması engellenmeye çalışılıyor.

İşgalci İsrail, Kudüs’teki tarihi eserleri ve evleri sahipsizleştirerek el koymaya çalışıyor. İsrail, özellikle Kadım Kudüs’teki Filistinli Müslümanları evlerinde çıkararak buraları Yahudi yerleşimi haline dönüştürmeye çalışıyor.

Kutayni ailesinin Osmanlı tapulu evi de Kudüs’te restore edilerek işgalci İsrail’in elinden kurtarılan 70 evden biri… Kutayni Ailesi'nin evi, Mescid-i Aksa’nın hemen yanında bulunan sokaklardan birinde bulunuyor.

Evin kendilerine dedelerinden miras kaldığını ifade eden evin annesi Fethiye Kutayni, evin eski halinin harabe bir şekilde olduğunu ve çatıdan akan yağmur sularının evin içerisini bir zamanlar göle çevirdiğini aktardı.

Çatışmaların yoğun olarak yaşandığı Silvan Mahallesi'nde hazırlık dersleri verilen bir okulda 34 sene müdürlük yaptığını dile getiren Fethiye Kutayni, eşinin de öğretmenlik yapmadan önce kimyager olarak çalıştığını dile getirdi.

EV TÜRKİYE'DEN GELEN YARDIMLA RESTORE EDİLİNCE ÇOCUKLAR OKUYABİLDİ

Fethiye Kutayni, 6’sı erkek 2’si kız 8 çocuğu olduğunu sözlerine ekleyerek, “Burada yenileme yapmak çok zor. Hem pahalı hem de yapılan yenlikler İsrail polisi tarafından engelleniyor. Bazen taşları alıp götürüyorlar. Eşim ve ben çocukların eğitimlerine öncelik verdik. Var olan imkanlarla çocukların eğitimlerini sağlamaya çalıştık. ‘Önce çocukları büyütelim. Sonra evimizi tamir ederiz’ dedik. Sonra Mirasımız Derneği’ni duyduk, mektup yazdık. Konsolosluk da ziyarete geldi. Evimize baktı. Mektuptan haberdar olmuş. Durumu ona da anlattık. Derneğin buradaki yetkilileri geldi, evi inceledi. Derneğin evle ilgili çalışma yapması bir yıl yasaklandı. Evin restorasyonu neredeyse 2 yıl sürdü” şeklinde konuştu.

Gelen bu yardımlar sayesinde zor şartlar altında çocuklarının eğitimlerini tamamlamalarını sağladıklarını vurgulayan Fethiye Kutayni, oğlu Hamza’nın avukat, Bilal’in ise doktor olduğunu, bir kızının çocuk doktoru, bir kızının ise hukuk okuduğunu ifade etti.

Çocuklarının bugün Filistinlilerin sorunlarına çözüm üretmek için çalıştıklarını sözlerine ekleyen Fethiye Hanım, “Hamza, gözaltına alınarak tutuklanan Kudüslü çocukların davalarını üstleniyor, Bilal de Kudüs’te hasta olan Filistinlileri tedavi ediyor” dedi.

İSRAİL EVİ SATMALARI İÇİN SERVET TEKLİF ETTİ

İsrail tarafından evlerini satmaları için kendilerine yüklü miktarda para ve Batı’da rahat bir hayat sürecekleri bir ülkeye gönderme teklif edildiğini aktaran Fethiye Kutayni, bu teklifi hiç tereddütsüz reddettiklerini açıkladı.

Yaşanan tüm zorluklara rağmen bir arada kalmayı başaran Kutayni ailesi, karşı karşıya kaldıkları baskılar ve zorluklara rağmen evini neden terk etmediklerini anlattı.

Avrupa’dan Amerika’dan Yahudi vatandaşlarının özellikle Filistin’e getirildiğini ifade eden Kutayni, “Nereye gitmek istiyorsanız oraya vize kolaylığı sağlayacağız. Yeter ki gidin” ifadeleri ile karşı karşıya kaldıklarını söyleyerek, yaşadıkları baskıları dile getirdi.

"TOPRAKLARIMIZ EVLATLARIMDAN DA, CANIMDAN DA, KANIMDAN DA ÇOK DAHA KIYMETLİ"

Fethiye Hanım, “Böyle bir şey mümkün değil. Burası bizim ülkemiz. Hiçbir yer insanın kendi ülkesinden değerli olamaz. Biz burada doğduk, burada yaşayacağız ve burada öleceğiz. Allah’ın bize takdir ettiği kader, var olmamızın sebebi de bu. Burada olmak bize daha fazla kuvvet veriyor. Terk etmemiz söz konusu değil. Topraklarımız evlatlarımdan da, canımdan da, kanımdan da çok daha kıymetli” şeklinde konuştu.

"MESCİD-İ AKSA'DA NAMAZ KILAN BİLE TERÖRLE SUÇLANIYOR"

Evlerin yenileme sürecinde ve günlük yaşantılarında karşılaştıkları zorlukları anlatan evin avukat oğlu Hamza Kuteyni ise, işgalci İsrail hükümetinin uyguladığı ayrımcı politikalardan yakındı. Buradan gitmeleri için her şeyin yapıldığını aktaran Hamza Kutayni, “Şu an Mescid-i Aksa’da uygulanan baskılar, çatışmalar her gün devam ediyor. Sadece orada namaz kıldıkları için, Mescid-i Aksa’ya girdikleri için, ‘Siz burada terör faaliyetleri yürütüyorsunuz, hükümete karşı çıkıyorsunuz, bölücülük yapıyorsunuz’ diyerek tutukluyorlar. Burada 1948’den kalan Filistinlileri gördüklerinde de, Yafa ve Hayfa’dan gelen Filistinlileri gördüklerinde de gerekçe gözetmeksizin tutuklayabiliyorlar” diyerek yaşananlara dikkat çekti.

Avukat Hamza, “Mescid-i Aksa’nın tek taşı kalıncaya kadar, Mescid-i Aksa var olduğu sürece biz de burada olacağız. Başka ihtimali düşünmüyoruz” diyerek sözlerini tamamladı.

150 YILLIK OSMANLI PARASI VE OSMANLICA KİTAPLAR

Ailenin elinde bulunan yaklaşık 150 yıllık Osmanlıca eserler ve paralar dikkat çekti.

Osmanlı Mecidiyesi, Osmanlı Sultanlarının hayatını anlatan Osmanlı Sultanları Tarihi, Osmanlıca Sözlük(Kamus), Osmanlıca ’ya Giriş kitapları aileye dedelerinden kalan tarihi miraslardan bazılarıydı.

KUDÜS’TEKİ OSMANLI ESERLERİ İÇİN ÖNEMLİ ÇALIŞMA

450 yıl boyunca Kudüs’e hâkim olan Osmanlı Devleti Mescid-i Aksa ve çevresinde binlerce eser inşa etti. Ancak bugün birçoğu ya yıkılmış ya da İsrailli yerleşimciler tarafından bar, diskotek, market gibi amacı dışında kullanılıyor.

TİKA başta olmak üzere bir çok Türkiyeli vakıf ve dernek Kudüs’te önemli hizmetler yapıyorlar.

70 EV 46 CAMİ RESTORE EDİLDİ

Kudüs’teki ecdat mirası eserleri korumak ve yaşatmak amacıyla kurulan Mirasımız Derneği de Kudüs’te bulunan tarihi camii ve evleri onararak hem buradaki İslam kimliğini korumayı hem de işgal devletinin buralara el koyarak yıkmasını ve amacı dışında kullanılmasını engellemeye çalışıyor.

Mirasımız Derneği şu ana kadar Kutayne, Memlük ve Selahattin Eyyübi’nin evinin de aralarında yer aldığı 70 ev ile 46 caminin restorasyonunu gerçekleştirdi.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Dünya Haberleri