İLMİ İSTEYEN KUR'AN'A SARILSIN

Hüseyin Yılmaz

Peygamber SAS Efendimiz, Enes RA'ın rivayet ettiğine göre ve Deylemî isimli hadis aliminin Müsnedül-Firdevs'inde kaydedildiğine göre, buyurmuş ki:

"Kim evvelki insanların ve sonraki insanların ilmini isterse, istiyorsa, Kur'an-ı Kerim'i araştırsın, deşelesin!" (Ramuz-el Ehadis 401/3)

Demek ki Kur'an-ı Kerim'de bizden önce yaşamış insanların, kavimlerin bilgileri var, onlar hakkında bilgiler ve işaretler var. Bizden sonra gelecek insanların ilmi, ma'lûmâtı saklı.

"Bizden sonraki insanlar ma'rifetullahtan, ilm-i nâfîden ne gibi bilgiler elde edeceklerse; evvelkiler ne kadar bilgi elde etmişlerse, o elde ettikleri bilgiler; bizden sonrakilerin elde edecekleri bilgiler hepsi Kur'an-ı Kerim'de var. Bu evvelkilerin bilgilerini, sonradan geleceklerin bilgilerini öğrenmek isteyen, onlara sahib olmak isteyen kimse Kur'an-ı Kerim'i araştırsın, deşelesin, karıştırsın, üzerinde tefekkür etsin!" buyuruyor Peygamber SAS Efendimiz.

Evet, Kur'an-ı Kerim'de bizim için, hem dünya hayatımız için hem ahiret saadet ve selâmetimiz için önemli olan en önemli bilgiler en mühim bilgiler, en faydalı bilgiler, en zarûrî bilgiler var ve insan onları öğrendiği zaman, hayatını yanlış bir yöne yönlendirmekten, boş bir istikamete harcedip, sarfedip sonunda pişman olmaktan kurtulur. Nasıl hareket etmesi gerektiğini doğru olarak tesbit eder ve ömrünü hayırlı, faideli geçirir, àrifâne geçirir, cahilce geçirmez. Arif olur, âgâh olur, uyanık müslüman olur, uyanık insan olur ve hem düyada, hem ahirette rahat eder.

Çünkü İslâm sadece ahiretin selâmeti saadeti için değil; aynı zamanda dünyanın huzuru, rahatı; insanlığın dünya hayatını yaşarken mutlu olması için gereken kanunları, kuralları da ihtivâ ediyor.

Görüyorsunuz, biliyorsunuz, takib ediyorsunuz; hem yurt içinde hem yurt dışında nice nice dehşetli olaylar cereyan ediyor, nice nice facialar her gün yaşanıyor. Dünyanın huzuru, tadı, rahatı yok. Tabii ahirette de bu gibi insanlar için huzur, rahat olmayacak.

Yol bu yol değil. Doğru yol, Allah'ın bize tavsiye buyurduğu; evveli de bilen, âhiri de bilen, her şeyi bilen âlemlerin Rabbinin tavsiye ettiği yoldur. Doğru yol budur. Doğruyu anlamak için insanın bir bilene gidip danışması, sorması lâzım! Her şeyi en iyi bilen Allah-u Teàlâ Hazretleri olduğu için Allah-u Teàlâ Hazretleri'nın emirlerine, yasaklarına uyması, Allah-u Teàlâ Hazretleri'nin kelâmını okuması, anlaması, dinlemesi ve uygulaması lâzım.

Bazıları tabii okuyor, inceliyor ama uygulamıyor. Okuyor, anlıyor ama aklı yatmıyor, kafasına girmiyor, doğru görmüyor veyahut çağdışı görüyor veyahut kendi bilgilerine ters düştüğü için; sanki kendi bilgisi çok temelliymiş gibi kendi bilgisini esas alıyor. Allah'ın kelamını, Allah'ın kuralını, kanunu, Allah'ın tavsiyesini, dünya ve ahiret mutluluğu için gerekli ilacı reddediyor. İlacı içmeyen bir hasta ne olur?.. Tabii hastalığı devam eder, ilerler, ölür. Ölüyor, tabii mahvoluyor.

Onun için aziz ve muhterem kardeşlerim, var gücümüzle, tüm aşkımızla, şevkimizle Kur'an-ı Kerim'e sarılmalıyız. Satır satır, kelime kelime dikkatlı bir şekilde okumalı ve Kur'an-ı Kerim'i harf harf tanımalıyız. Ahkâmına uymalıyız. Evimizde uygulamalıyız, "Kur'an-ı Kerim böyle böyle söylüyor, böyle yapalım! Aman evlâdım, aman yavrum, aman hanımcığım!.." diyerek kim bizim himayemiz altındaysa, kim bizden ışık bekliyorsa, yol gösterme bekliyorsa, kimin sorumluluğu bizim boynumuzdaysa, onlara Kur'an-ı Kerim öğretelim!

Çocuklara öğretelim, anlayacakları şekilde öğretelim; basitleştirerek, tatlılaştırarak, kolaylaştırarak, hikâyelerle süsleyerek... Nasıl olacaksa, arayan bulur, çaresini de bulur, usûlünü de bulur, yolunu da bulur.

Kur'an-ı Kerim'i sevdirmeli, öğretmeli ve uygulamalıyız. "Aman evlâdım Kur'an-ı Kerim yalan söylemeyin diyor; yalan söyleme!.. Aman evlâdım, Kur'an-ı Kerim başkasının hakkını yeme diyor, başkasının hakkını yeme! Komşunun bahçesinden meyvayı koparmağa kalkışma! O kalkışan kardeşlere arkadaşlara söyle, bu haramdır, yanlıştır de!" diye böyle çocukluktan yetiştirmeliyiz çocuklarımızı... Hanımlarımızı eğitmeliyiz!

Çevremize İslâm'ın reklamını yapmalıyız, tanıtımını yapmalıyız, sevdirilmesini sağlamalıyız.

Biz de Allah yolunda çalışmalıyız, Allah'ın dinini anlatmaya, öğretmeye gayret etmeliyiz. Ne mutlu bu yolda var gücüyle, bütün imkânıyla çalışanlara!..

Ezberlemek, anlamak, anlatmak, öğretmek, uygulamak, sevdirmek, yaymak...

        UFKA YOLCULUK 7 YARIŞMA KAYITLARINDA SÜRE DOLUYOR

“Hayırlınız, ahlâkı güzel olanınızdır.”  (Hadis-i Şerif)

Kaybedeni olmayan “Ufka Yolculuk” yarışmaları, insanları hayırda yarışma ve yarışmaya teşvik etme konusunda çalışmalarına devam etmektedir.

Daha önce Meal, Hadis ve Siyer kitapları ile İslam’ın temelini anlamaya yönelik yarışmalar yapıldı. Bu yıl da yarışmacılarımızın evrensel bir değer olan “Güzel Ahlak” konusunda bilinçlenmesi açısından kaldığımız yerden devam ediyoruz.

Yarışmamız, Türkçe ve Arapça dillerinde yapılarak her kategori kendi içerisinde ödüllendirilecektir.

Uzmanlar tarafından hazırlanan yarışma kitabını okuyan her yarışmacı edindiği bilgiler ile ‘Güzel Ahlak’ konusunda birikim kazanırken; umre, dosta yolculuk ve diğer ödüllerle de bilgilerin daha derinden ve kalıcı olmasını amaçlamaktayız.

Başvuru ve ayrıntılı bilgilir için:

www.ufkayolculuk.com internet sitesine bakabilirsiniz.

Ayet mealleri Hasan Tahsin  Feyizli'nin  Hazırladığı Feyzü'l Furkan Açıklamalı Kur'an-ı Kerim Meali’nden alınmıştır.   Ayet meallerinin tamamına www.kuran.global ses dosyalarına www.akradyo.net adreslerinden ulaşabilirsiniz.

 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.