HABER: ABDULLAH YILDIZ

Çiftçi’ ye göre et tüketiminde aşırıya kaçmamak gerekiyor. Protein açısından zengin olan kırmızı et ölçülü yenildiğinde vücuda yarar sağlarken, fazla yendiği zaman sağlık sorunlarına yol açıyor.

Kahramanmaraş halkının beslenme alışkanlıklarına ilişkin Diriliş Haber Gazetesine açıklamalarda bulunan Diyetisyen Kevser Çiftçi etin faydalarını belirterek şu ifadeleri kullandı:

“Vücudumuzun yapı taşı proteinlerdir. Sağlıklı her insan günlük olarak kg başına 1-1,2 gr kadar protein almalıdır. Sağlıklı ve kaliteli protein kaynaklarından biri de kırmızı ettir. Özellikle damar kalitesini arttırmak, sinir sistemimizi korumak ve hafızamızı güçlendirmek için B12 vitaminine ihtiyacımız vardır ve bu vitamin kırmızı ette bol miktarda bulunur. Kırmızı et tüketmeyen bireyler demir yetersizliği riski altındadır. Demir yetersizliği ise yorgunluk, performansta azalma ve uyuşukluğa neden olmaktadır. Etlerin sebzelerle birlikte pişirilmesi veya sebzelerle birlikte tüketilmesi besin çeşitliliğinin sağlanmasına katkıda bulunur. Sebzelerde bulunan C vitamini, etlerde bulunan demir, çinko ve magnezyumun emilimini ve bunların vücutta kullanılmasını arttırmaktadır.”

Kırmızı etin sağlık açısından dikkatli tüketilmesi gerektiğinin altını çizen Çiftçi az yada çok tüketildiği durumlarda ciddi sağlık sorunlarına sebep olabileceğini söyledi. Çiftçi şu ifadeleri kullandı:

“Kırmızı etin az tüketilmesi kadar çok tüketilmesi de sağlık problemlerine yol açabilir. Aşırı kırmızı et tüketimi içerdiği doymuş yağ asitleri ve kolesterolden dolayı fazla kilo alımına, kalp-damar hastalıklarına, kolesterol yüksekliğine, barsak ve karaciğer hastalıklarına sebep olabilir. Kırmızı et, sindirimi zor bir besin olduğu için gereğinden fazla tüketilmesi durumunda midede şişkinlik ve hazımsızlık gibi şikayetler de görülebilir.”

Eti pişirirken dikkat edilmesi gereken pek çok nokta olduğunu hatırlatan Çiftçi eti kendi yağında pişirmenin en doğrusu olduğunu savundu.

“Eti kendi yağında pişirmek en sağlıklı olandır. Pişirirken tavaya yağ eklemek kalp-damar hastalıkları riskini tetikler. Pişirilen etin çiğ kalmadığına dikkat etmek gerekir, iyi pişmiş etlerdeki proteinlerin sindirimi daha kolaydır. Dışarıda yenilen yemeklerde etin kesinlikle trans yağ ile pişirilmediğinden emin olunmalı. Çünkü trans yağlar yani doymamış yağlar iyi kolesterol (HDL) değerini düşürürken, kötü kolesterol (LDL) değerini yükseltir. Bu da diyabeti tetikler. Eti pişirme yöntemi oldukça önemli. Yağda, kızartma ya da kavurmadan ziyade etin haşlama, fırında ya da ateş ile mesafesi 15 cm den az olmayacak şekilde ızgarada pişirilmesi uygundur. Bu sayede ekstra yağ kullanmaktan kaçınılabilir.”

Çiftçi, Et tüketimini dengelemek açısından sebze tüketimini ve hafif tempolu egzersizleri önerdi.

“Bol su içerek ve hafif tempolu egzersizlerle hazımsızlığı en az seviyeye indirmeniz mümkün. Zor sindirmenin yarattığı şişkinliği ve ödemi atmak için roka, marul gibi yeşil sebzeler yiyebilir, ara öğün alışkanlığı edinebilirsiniz. Et tüketimini azaltmak için lifli sebzeler veya baklagiller tercih edebilirsiniz.

Sağlıklı bir bireyin günlük et tüketimi yaş, vücut ağırlığı, günlük fiziksel aktivitesi gibi etkenlere bağlı olarak değişebilmekle birlikte ortalama 90-120 gram (3 köfte büyüklüğünde) olmalıdır. Eğer her gün kırmızı ete erişim mümkün değil ise haftada 2-3 kez kırmızı et tüketimi sağlanmalıdır.”